1986 yılında Güney Kore, askeri bir diktatörlük altındadır. Ülkede sansürler ve baskı her gün ağırlaşarak devam etmektedir. Bir gün vahşice bir cinayete kurban giden, tecavüze uğramış bir kadın bulunur.

Uzak bir gelecekte, bambaşka bir yaşam düzeni içerisinde, ismi olmayan bir ülkedeyiz.

70'lere ait bir yolcu gemisindeki yolcuların ve mürettebatın eğlenceli hallerine tanıklık ediyoruz.

Moda, cazibe ve romantizm dünyası... Rüyaların gerçekleştiği bir şehirde yaşayabilmek için güç, para ve başarının mecbur olduğu bir yer...

Bir mühendis, yirmi yıl evvel uzayda hayat aramak adına çıktığı görevde kaybolan babasını galakside aramaya başlar.

Dibe vurmaktan çekinmeyenlerin öyküsü. Kısa ve hayal kırıklıklarıyla dolu hayatların baştan kabulü...

Basit ve trajik bir hikaye.

Nadia, sürekli ölmekte ve 36. doğum günü partisini tekrar yaşamaktadır. Gerçeküstü bir zaman döngüsünde sıkışıp kalmıştır ve ölümlü olduğu gerçeğiyle yüzleşmelidir.

Bu gösteri sadece birkaç yıl sürmüş olsa da hâlâ en iyiler arasındaki yerini korumaktadır.

Dedektif John Anderton, psişik güçlere sahip kahinler ve bazı teknolojik aygıtlar sayesinde, cinayetleri daha işlenmeden evvel fark edip suçluları yakalayan özel bir polis biriminin başıdır.

Yönetmen koltuğunda Selçuk Aydemir'in oturduğu komedi türündeki filmin başrollerini, Ahmet Kural ve Murat Cemcir üstleniyor.

Hiçbir Hollywood yıldızı, Clint Eastwood kadar şahane bir kariyere sahip değil.

Eski tanrılar, savaş lordları ve krallar zamanında kargaşa içindeki ülke bir kahraman arıyordu; o Zeyna'ydı.

Arthur Conan Doyle'un yaratmış olduğu hayali karakter Sherlock, belki de dedektif kahramanlar arasında en meşhur olanıdır.

Hitler ve kurmayları kendilerini sığınaklarda güvene almışlardır. Aralarında Führer'in özel sekreteri Traudi Jünge de vardır. Berlin düşmüştür fakat inatçı Hitler teslim olmayı aklının ucundan bile geçirmemektedir.