Tek oğlu Esteban'ı yalnız başına büyüten ve ona çok bağlı olan Manuela, bir gece elim bir kazada oğlunu kaybeder.

Trajediye renkli bir bakış...

Yunanca bir özdeyiş, sadece gözyaşlarıyla dolu bir kadının daha berrak görebileceğini belirtir. Bu söz açıkçası Manuela için geçerli değildir. O genç oğlunun geçirdiği trafik kazasına şahit olduğunda, gözleri tamamen kuruyana kadar ağladı; açıkçası görmekten çok uzak, şimdi ve gelecek artık karanlık.

Elim kazanın gerçekleştiği gece hastanede beklerken oğlunun yanından hiç ayırmadığı günlüğe göz gezdirir ve son satırları okumaya başlar: "Bu sabah annemin odasını didikledim ve bir yığın fotoğraf buldum. Hepsinin yarısı kesikti. Kesik olanlar babamdı sanırım. Bu kesiklerin benim hayatım gibi eksik olduğu izlenimi yarattı bende. Her ne olursa olsun onunla tanışmak istiyorum, kim olduğu ve anneme nasıl davrandığı hiç umurumda değil. Kimse onu benden alamaz. Buna annem de dahil!"

Manuela, Esteban'a babasının kim olduğunu asla söylemedi. "Baban sen doğmadan önce öldü," ona söylediği tek şeydi. Oğlunun anısını gerçekleştirmek adına Manuela Madrid'ten ayrılır ve babasını aramak için Barcelona'ya gider. Oğlunun son sözlerini hiç tanımadığı babasına iletmek için ama önce ona, on sekiz yıl önce onu terk ettiğinde hamile olduğunu, sonrasında bir oğulları olduğunu ve birkaç gün önce öldüğünü söylemelidir.

Sınırsız yaratıcılığını kullanırken yeni yeni kazandığı olgunluğu da filme yansıtan Pedro Almodovar'ın "Annem Hakkında Her Şey'i" kariyerinin en iyi dönemini yansıtan 1999-2006 yılları arasında yapmış olduğu dört film arasında evrensel olarak bilinen ve kabul edilmiş başyapıtlarından birisidir.

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Facebook Yorumları