Film karakter odaklı ve bu formül sayesinde aşırı duygusal anlar yaratmayı başarıyor.

Öfkeli bir genç.

Temelde 'Can Dostum' iyi anlatılan sıradan bir hikayeye sahiptir. Bir bütün olarak ele alındığında bu hikaye hakkında özel olan çok az şey var. Geleneksel hikaye anlatımını takip eder. Seyirciyi ara sıra kafası karışık halde bırakır, asla zorlamaz veya şaşırtmaz. Ancak zekice diyaloglar barındırır, hikaye güçlü bir şekilde yönlendirilir ve kendinden emin adımlarla ilerler. Bu nedenle Can Dostum, kült bir şaheser olmaktan uzak olsa da değerli bir pop-kültür örneği olarak sayılabilir.

Yıllar önce sinemalara sürülen 'Kadın Kokusu' gibi 'Can Dostum' da dünyadan ve üzerindeki canlılardan bıkmış yorgun bir usta ve ukala genç çırağı arasında gelişen dostluk hakkındadır. İki film için de benzer formüle sahip diyebiliriz. Her iki usta da felsefi olarak hayatı yaşamdan öğreniyor. Hayatı ve içindeki yerini daha iyi anlama yolunda tüm engelleri aşmış iki kişi ama bu sefer karakterler farklı.

Will, sorunlu bir gençtir. Yaşıtları gibi üniversite okumak yerine çoğu kişinin okumayı hayal bile edemeyeceği bir üniversitede temizlik işçisidir. Çünkü okullarda alınan eğitimi, dışarıda kendi başına daha ucuza ve daha iyiye aldığı düşüncesindedir. Bir gün Prof. Lambeau tahtaya öğrencilerinin çözmesi için bir Fourier denklemi yazar. Çözülemeyeceğinden de oldukça emindir.

Fakat sizin de tahmin edeceğiniz üzere Will bu soruyu rahatlıkla çözer. Bütün ilgi bir anda ona kayar. Ondaki bu yeteneği fark eden ve boşa gitmesini istemeyen Prof. Lambeau, Will'i bir şekilde himayesi altına alır ve eski arkadaşı Prof. Sean McGuire ile Will'i tanıştırır. Kimse ile kolay kolay bir bağ kuramayan Will ile Sean arasındaki yaklaşımı konu alan Can Dostum, Will'in kariyerinin ne tarafa doğru sürüklenmesi gerektiğine dair soruyu da merkezine alıp bizleri güzel bir hikaye ile yüzleştirir.