Bu dizi çok bireysel, biraz melodram ve güçlü karakterler ile hiç de alakası olmayan hikaye anlatımıyla hakkı olmayan bir parlak dönem geçirmiştir.
Yürüyen Ölüler fanatikleri, sezon finalinin bizi nasıl bir hayal kırıklığına uğrattığını az çok hatırlarlar. Şüphesiz bu zamana kadar gördüğümüz en kötü sezon finaliydi. Bizi şaşırtacak hiçbir şey olmadı. Hem de hiçbir şey! O meşhur kötü adamımız Negan'ın saatlerce Rick'in evinin önüne doğru ilerleyişi ve sonrasında sürpriz hiçbir şeyin olmaması bizleri üzdü.
Bir sonraki sezon başladığında ise Rick'in, kilerde yedekte tuttuğu silah ve mühimmatını hunharca harcamasına şahit olduk. Bu sinirimizi biraz yatıştırdı ve o unutulmaz replik sonrası kendini affettirdi: "Eller aşağı!"
Diziyi inceleyecek olursak sevmek için birçok neden bulabilirsiniz: İlki karakterler. Genellikle Avrupa halkının korktuğu bizim de yerel ve ulusal olarak tırstığımız 'üç harfli' hikayeleri ile benzerlik taşımaktadır. Bu tür, Avrupalıların zombi ve korku türüne olan ilgileri ve bu türün hazır kitlesi sayesinde sinemaya yeni başlamış senarist ve yönetmenin yöneleceği ve asla parasız kalmayacağı bir seyirci ve bütçeye sahiptir.
İkincisi ise hikaye, düz bir çizgiye sıkışıp kalmamaktadır. İzlerken yönetmenin sunduğu ve belirlediği çizgiler ilk seferde hoşumuza gitmekte ancak her tekrara düştüğünde bu mini serinin gözümüzdeki değeri de düşmektedir. Bir dip not verecek olursak korku ve zombi türünü sevmiyorsanız hiç başlamayın. İki saat yol alamayan bu uyuşuk zombiler ve tekrara düşen anlatı ile görseller canınızı sıkabilir.
Dizinin anlatısına ve künyesine gelecek olursak Danabonis'te kıyamet kopmuştur. Dünya ölmüştür ve yavaş yavaş çürümektedir, ordu girdiği savaşı kaybetmiştir. Rick, terk edilmiş hastane odasında uyanarak Yeni Dünya'yı keşfetmemize olanak sunmaktadır. Komadan uyanması sonrası Şerif, hiç alışık olmadığı bir atmosfer ve insan yüzleriyle karşılaşır. Hikaye çizgisinden gelen karakterler ve görsel efektlerden gelen her şey ilk başlarda mükemmel bir etkiye sahiptir. Bu etki sonrası dizinin, ortalamanın üstünde bilim-kurgu sevenler için yakaladığı kavram iyi ve kabul edilebilirdir. Kostümler iyi durmakta, diyaloglar ise genellikle zayıf kalmaktadır. Monologlar çok öngörülebilir bir şekilde anlatılmış, soru ve cevabı genelde klişelere dayanmaktadır. Karakterlerin her olay sonrasında edindikleri tecrübeler biraz ilgi çekicidir.
Dizi için söylenebilecek birkaç şey var aslında: İzleseniz de olur, izlemeseniz de. Sürprizlerden uzak olması, benim önem verdiğim detaylardan birisidir.
Facebook Yorumları