Köle olan bir General, Gladyatör olan bir Köle, İmparatora karşı duran bir Gladyatör.
Hayatta yaptıklarımız, sonsuzlukta yankılanır.
Uzun bir bekleyişin ardından Ridley Scott'ın epik filmi yavaş yavaş gün yüzüne çıkmayı başardı. Bizlere verilen bilgilere göre tam otuz beş yıl aradan sonra Hollywood'un yeniden Roma İmparatorluğu'na giriş yaptığı bir film. Politika ve eğlencenin oldukça birbirine benzediğini düşünen Ridley, aslında eskinden de işlerin bugüne benzer yürüdüğünü sadece biraz daha kanlı olduğunu iddia ediyor.
M.Ö. 180 yılında büyük İmparator Marcus Aurelus'un amacı, Germenlerle olan kanlı zaferinin ardından Roma'yı yeniden bir Cumhuriyet yapmak ve bunun için yetkiyi hırslı oğlu Comodus yerine General Maximus'a vermektir. Ancak yaşlı İmparator iktidar hırsıyla gözü dönmüş oğlu tarafından öldürülecek ve Maximus da ölüme gönderilecektir. Ancak az konuşan ama son derece güçlü kahramanımız ölüm tuzağından kurtulacak ve satıldığı bir sirkte Gladyatör dövüşlerinde büyük bir ün yapacaktır.
Daha önce Howard Hawks'ın başyapıtı Köle Spartaküs'e de ilham vermiş Roma tarihinin bu ilginç dönemi, Ridley Scott'ın elinde parlak bir gösteriye dönüşüyor. İktidar hırsı, özgürlük savaşı, kölelik ve intikam gibi temalar ve kanlı dövüşlerle örülü hikaye, göz kamaştırıcı bir tarihsel melodram biçiminde karşımıza çıkıyor. Gladyatör, uzun zamandır hasret kalınan Eski Roma tarihine gerçekten parlak bir dönüş ve her şeyiyle etkileyici bir 'Spaktaküs'.
Facebook Yorumları