Sarah, bir takı mağazasında çalışmakta olan, utangaç ve içine kapanık bir kızdır. Sosyal ortamlarda başarılı olamazken çevresindeki insanlar da onun biraz tuhaf olduğunu düşünmektedir.

Genç kadın, en güçlü müttefikiyle ciddi bir savaş vermek zorundadır: Beyniyle.

Sarah ile ilgili görünürde tuhaf bir şeyler var.

Biraz... sessiz.

Zeki, çalışkan, hırslı, hassas, kibar ve oldukça düşünceli bir kadın ama aynı zamanda sosyal olarak biraz uyumsuz. Etrafındaki kişiler panik atak geçirene kadar bu durum soru işaretleri yaratmaya devam ediyor.

Ayrıca Will adındaki bir ata garip sayılacak derecede bağlı. Burnu konuşurken kanıyor; unutkanlığı, gece gördüğü korkunç rüyalar sonrasında daha korkunç hale geliyor.

Diyelim ki Sarah uyumlu değil, ne peki?

El sanatlarına, atlara ve doğaüstü suç filmlerine meraklı olan genç Sarah, gördüğü rüyalardan oldukça muzdariptir. O, bunlardan kurtulmaya çalışsa da genç kızın gördüğü rüyalar gitgide canlı bir hal almaya başlar.

Rüyaların etkisinden çıkıp gerçek hayata tutunmaya çalışan Sarah, sonrasında yaşadıklarının geçmişiyle bağlantılı olduğunu keşfedecektir. 

Yönetmenliğini, aynı zamanda senaryoda da imzası bulunan Jeff Baena yapıyor. Prömiyerini birkaç ay önce Sundance Film Festivali'nde yapan Horse Girl'ün, özellikle Alison Brie'nin etkileyici performansıyla öne çıktığı, genel olarak ilginç olsa bile bazı yerlerde neredeyse tüm -eleştirmenlere göre- tekdüzeleştiği söyleniyor.

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Facebook Yorumları