"Eğer böyle fikirlerin varsa ve paran yoksa deli, paran varsa girişimci diyorlar."

Büyük mucit ve su tesisatçısı olan Metin ve Ali, küçük kız kardeşleri Feyza ile İstanbul'un küçük bir semtindeki eski Rum yapımına benzeyen bir evde aileleri ile birlikte yaşamak zorunda olan üç kardeştir. Babaları Tahsin Bey, büyük bir Beşiktaş taraftarıdır ve bu fanatizmden dolayı çocuklarının ismini bir dönemin muhteşem hücum hattını oluşturan Metin ve Ali koymuş, kafasındaki üçüncü efsaneyi ise bir kızının olmasından ötürü ardında bırakmak zorunda kalmış ve bunu asla kabullenememiş bir babadır.

Tahsin Baba da bu toplumun bilindik babaları gibi çocuklarını, ellerinde bir meslek olması için yakınlarındaki bir su tesisatçısına çırak olarak verir. Çocuklar bu işi benimseyip ilerde kendilerine bir yer açarlar. Tek sorunları ise para kazanamamalarıdır çünkü para kazanıp evin geçimini sağlamak gibi küçük bir iş yerine daha büyük hayaller peşinde koşmaktadırlar. Hayalleri, borla çalışan bir motor yapıp dünya piyasasına giriş yapmaktır. Çevrelerindeki herkese "Dünya'ya barış ve mutluluk" getirecek bir buluşları olduğu gibi iddialı sözler ederler ancak kimse bu sözlerini ciddiye almaz.

Süper Mario kardeşlere benzeyen Metin ve Ali'nin tuhaf çevreleri ile bir olayın tümüne adapte edilecek bir yapım. Küçük parçalı performanslara dayalı hikayesi ile herkes elinden gelen performansı yansıtmaktadır. Daha az heyecan, zekice işlenmiş kaliteli komedisi ve aşırı uç performansları ile azımsanamayacak bir hayran kitlesi elde etmiş tiz bir mizahtır.

Filmdeki baş kişilerin tulumları üzerlerindeyken hiçbir özellikleri yoktur. Çünkü onlar daha önceden de dediğimiz gibi "dünyayı daha iyi bir yer" yapmak istemektedirler ve bu da üzerlerindeki tulum ile olacak iş değildir. Öykünün geneline bakınca gözümüze birkaç şey çarpmıyor değil. Birincisi bu dizinin neden bu kadar tutulup birden ekranlardan çekildiği anlamış değiliz. Acaba yönetmen ve oyuncu kaprisleri, baş kişilerin egoları, beklenilen ilginin sadece internet üzerinden gerçekleşmesi ya da reytinglerin istenilen seviyede olmaması kanal ve ekip arasında bir sorun mu yarattı? 

Öykü ve anlatı için çok da abartılı olmuş diyemeyiz. Ekranlara yansıyan karakterlerin zamanla modlarının düşmesi, tekrara uğrayan klişeler ve son zamanlarda bütün yükün tek kişinin üzerine bırakılması sonlara doğru gözümüzden kaçmayan diğer detaylardan birisidir. Neden bu kadar erken veda ettiğini öğrenemeyeceğimiz bir seri, Kardeş Payı.