Güçlü, yıpranmış ve metodik bir görünüme sahip olan Belçikalının çöküşüne yönelik uzlaşmaz bir kariyer. Son on yılı, maalesef berbat.

Hepimiz hayatımızda düşüşler yaşarız. Bu düşüşün sebepleri eğitim, sağlık, iş ya da aşk olabilir ama şöhret düşüşü çok farklıdır. 80'ler ve 90'ların en parlak yıldızlarından J.C.V bu zamana kadar tanınmış saygı gösterilmiş bir aktör ama ne yazık ki 2000'ler yıldızımıza pek de nazik davranmamıştır.

1960 tarihinde Belçika, Brüksel'de dünyaya gelen J.C.V, gerçek adı Camilia Francois Van Varenberg olan aktör... Neyse ki biri bu ismi değiştirme kararı aldıktan sonra daha da akılda kalıcı bir isme geçmişler. Henüz küçük yaşlarda Bale eğitimi alan, ardından da Karate'ye yönelen aktör, 1975 yılında ailesi ile birlikte Los Angeles'a yerleşir. Burada, zamanını yapımcılara kendini kanıtlamaya harcayan aktör en sonunda Kan Spor'u filminde başrolü kapar ve şöhret kapılarını sonuna kadar açar.

İngilizce, Almanca ve İspanyolca konuşabilen aktör, bir röportajında İngilizce'yi 'Taş Devri' sayesinde öğrendiğini söylemiştir.

1978-1979 yıllarında Avrupa Profesyonel Karate Federasyonu'nun Orta Siklet Dünya Şampiyonluğu'nu kazanan aktör için bir sonraki turnuvada Dünya ikinciliğini almasıyla Amerika Rüyası artık başlamış olur. İlk 3 filmde figüran olarak sahneye çıkan aktör ardından taksi şoförlüğü, pizzacılık, gece güvenliği yaparak geçimini sağlamaya çalışır. Sonuç olarak ABD de olsa figüranların aldığı ücret belli (Bu da gençlere örnek olabilecek birkaç örnekten biri). Ekstra olarak da çalıştığı spor salonlarının temizliği ile ilgilenen aktör, Manham Golan ile tanışır ve küçük birkaç figür sergiledikten sonra Kan Spor'u filminde başrolü kapar.

Beş evlilik gerçekleştiren aktör bu evliliklerden üç evlat sahibidir.

Vandamme gibi tanınmış birçok aktörün şu sıralar yaptığına ve nerelere gelip bir anda bıraktığına çoğumuz şahit olmuşuzdur. Hollywood önce onları yıldız yapar, onlara büyük olduklarını, ulaşılmaz olduklarını fısıldar ve artık ihtiyaç duyulmadığında da soğukkanlılıkla hiçbir şey olmamış gibi sırtını döner. 

Gençlik geçmiş olabilir ancak o yüzü asla unutmam; o yüz eski bir yüz değil. Hem yaşamını anlatan hem de onarılmayacak biçimde kırılmış olan egosu ile artık J.C.V onu daha önce izlediğimden daha farklı, daha kırılgan ve daha trajik bakmaktadır. Artık Vandamme'ın bir rekabet ortamı olmadığını ve maalesef artık bir piyasasının olmadığını kavraması çok kırıcıdır.

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Facebook Yorumları