Saf hikayesi kadar karakterlerin kimyası da göz alıcıdır.
Buhran yılları.
Normalde tutmaması gereken bir romantik komedi. Aklı başında kim, başrol oyuncularının birbirinden nefret ettiği bir film yapmaya çalışır ki? Kim Amerika'nın bunalım döneminde, ekmek sırasına girmiş açlık sınırında olan birinin şımarık bir milyardere sempati duymasını bekler ki? Tabii ki Frank Capra dışında hiç kimse.
Her şeyden öte ticari başarısı dışında filmin önemi Oscar başarısından geliyor. Beş ana Oscar ödülünü -sırasıyla En İyi Film, En İyi Yönetmen, En iyi Erkek Oyuncu, En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Senaryo- birden kazanan ilk film. Bu başarıyı sağlamış sadece üç film var; diğer ikisi 75 yapımı Guguk Kuşu ve 91 yapımı Kuzuların Sessizliği'dir. Bu film, tüm gözleri Frank Capra'nın üzerine çeken film olarak biliniyor.
Ünlü bir işadamının kızı istenmeyen bir evlilik yüzünden bir yatta odasına kilitlenir. Babasının tüm itirazlarına rağmen bir servet avcısı olan genç ile evlenebilmek için kilitli olduğu yattan kaçmanın bir yolunu bulur. Kıyıya yüzerek sevgilisiyle tekrar bir araya geleceği New York şehri için otobüs bileti alır. Yolda işinden yeni istifa etmiş gazeteci Peter ile tanışır. Durumu anlayan Peter, hikayesini kendisine vermesi karşılığında ona yardımcı olacağını söyler, aksi halde her yerde onu arayan babasına haber verecektir.
Klasik bir şekilde birbirlerinden başta hiç hoşlanmayan ve çıkar ilişkisi ile bir araya gelen çiftimiz, başlarından geçen enteresan maceralar sonucu birbirlerine karşı hiç de boş olmadıklarını fark ederler. Bir Gecede Oldu, kesinlikle eski moda bir hikaye olmasına rağmen film pek çok yönden modern romantik komedi türü için bir öncül oldu ve tüm eski dinamikleri bugünün yeni seyircisine tanıdık gelmeye devam ediyor.
Facebook Yorumları