Zeki Müren müzisyen olmak için doğdu; oyunculuğuna bakınca bu net olarak fark ediliyor.
1950'de genç Zeki İstanbulda bir kayıt stüdyosuna girdi ve annesine doğum günü hediyesi olarak bir kayıt oluşturdu, 1951'de artık bir taş plak sahibiydi ve hayranlarının çığlıkları eşliğinde tüm Türkiye'yi baştan aşağı dolaştı.
Masumane yüz hattı ve eğitimli sesi onu benzersiz kılıyordu. Hipnotize el hareketleri onun sahnesini daha etkili hale getirdi. Aynı yıl ilk uzun metraj "Beklenen Şarkı" da başrol oynadı ve ardından yıllar sonra bir kaç filmde daha rol aldı.
Zeki babası öldükten sonra hayatı altüst olan bir adamdır.On dokuz yaşında annesi vekız kardeşinin Beyoğlu"nda bulunan dairelerinin kirasını ödeyebilmek için okuldan sonra da çalışır. Zeki"nin annesi kocasının ölümünden sonra birlikte oraya taşınırlar.
Okuduğu okulun konservatuvar bölümünde bir temizlik işi bulan Zeki aynı bölüme yenikayıt yaptıran Güzeler güzeli Türkan ile tanışır.
Facebook Yorumları