"Bir sineği vurursunuz, karıncanın üstüne basarsınız, hamam böceğini ezersiniz ve bunu çok düşünmezsiniz. Aslında bir böceği öldürmek size bir zafer hissi yaşatır. Lanet karınca pikniğinizi mahvediyordur, hamam böceği mutfak dolabınıza tırmanıyordur. Bu sefil, küçük yaşamlara son verirsiniz ve dünyayı herkes için iyi bir yer haline getirirsiniz. Birini her öldürdüğünüzde gittikçe daha belirgin, daha büyük, daha çirkin, daha kötü olursunuz."
"Ölüm kesindir, hayat değil."
Şiddet ve acımasızlık üzerine yaratıcılığı ele alma ve anlatma tarzı ile döneminde dikkat çekmiş bir seri. Her karakterin farklı hikaye ayrıntıları, aynı zamanda geniş ahlaki değerlerin inişli çıkışlı halleri büyük resim olarak sunuluyor.
'Esaretin Bedeli' ve 'Prison Break' tarzının üst seviyesinde karanlık anlatıma sahip olan bir hapishane. Birçok hükümlünün kuralları ile hapishane kuralları arasındaki ince çizginin, nasıl dikkat edilmesi gereken bir çizgi olduğunu görüyoruz. Bazen hayatta kalabilmek için kuralların dışına çıkmalısın. Oz, Tobias'ın hikayesi ile başlıyor. İşlemiş olduğu suçtan sonra Oz'a yolculuğunu ve uzun serüveni temel alan bu hikayede, hayal edebileceğiniz şeyler kadar hayal bile edemeyeceğiniz şeylerin de gerçekleşebileceğine tanık oluyoruz. Çünkü suç dünyasının bütün ünlüleri ile aynı yerde birliktesiniz.
Oz'da idari yönetim de farklıdır ve hiçbir duygusallık göstermemektedir. Hakimiyet altında yaşayan hiçbir canlının "iyi niyet" göstererek zayıf görünmeye niyeti yoktur. Amir Tim McManus da bunlardan biridir. Olması gerekeni olması gerektiği gibi sunan bir idari amir, suçluları idare edebileceğine ve bunun nasıl yapıldığını bildiğine inanan bir idealist. Kendi cezaevinde patron odur. Latinler, eşcinseller, zenciler, Müslümanlar ve tek derdi hayatta kalmak, yarını görebilmek ve tahliye olacağı günü beklemek olan zayıflar eşliğinde sunulan üst seviye bir hikaye.
Her karakter suç dünyasının temsili gibidir ve suçun öncesi, sonrası üzerine yapılmış psikolojik bir dünya yaratır. Suçluya yaşatmış olduğu duygularla suçu işlediği anın öncesine götürür ve keşkeler eşliğinde Oz'da bulunduğu her dakika bunu yaratmaya devam eder. Küçük bir öfke ya da küçük bir arzunun nasıl sonuçlar doğurabileceğine en iyi bu hikayede rastlarız. Fiziksel ve ruhsal olarak karakterlerin gelişimini, geçmiş öykü anlatımı üzerine içinde bulundukları dünyaya adaptasyonlarının sancılarını, tekrar tekrar yüzleşmek zorunda oldukları cesaretlerini ve şanslarını izliyoruz.
Hapishaneler arasındaki en tehlikeli ortamda, mahkumların dostları ve düşmanlarının arasında hayatta kalmak ve ihanete uğramamak gibi, din ve siyaset anlatımları arasında mücadele eden bir şeyler üzerine, saf ahlaksızlık, şiddet, zulüm ve kötülük anları yaşarız. Burası bir hapishanedir ve burada yüceltilen ve erdemli olan hiçbir şey yoktur.
Hiçbirinin gelecekle ilgili planları yoktur; aslolan bugündür ve tek yapılması gereken bugünü atlatabilmektir. Sorulması gereken tek soru da "Hayatta kalmayı nasıl başarabilirim?"dir.
Facebook Yorumları