Tuhaf, kirli sakallı yeni misafirler, küçük prenses Anna'nın hayal gücünü derinden sarsar.
68 Rüzgarı...
Bunlar bir burjuvanın duymak istemeyeceği kelimelerdir: 'Komünist ne demek büyükanne?' Fransız yönetmen Julie Gavras yapımı Fidel'in Yüzünden filminin küçük kahramanı, dokuz yaşında meraklı bir çocuğun sözleridir.
Bir çocuğun gözüyle toplumsal değişim.
1970 sonbaharında Anna dokuz yaşındadır. Gazeteci annesi Marie, zengin bir İspanyol aileden gelen avukat babası Fernando, kardeşi Francois ve her şeyini kaybetmesinden Castor'yu sorumlu tutan dadısı ile Paris'te yaşar. Rahat ve huzurlu yaşamlarına düşen tek gölge, İspanya'da Faşist Franco yönetimine karşı mücadele veren eniştedir. Komünist olması nedeniyle evde eniştenin adı dahi anılmamaktadır.
Ailenin burjuva hayatı, eniştenin öldürülmesi ve bu olayın ardından eşi ve çocuğunun İspanya'dan kaçarak yanlarına sığınmasıyla altüst olur. O güne dek İspanya'daki iç duruma tepkisiz kalan Anna'nın babası, derin bir suçluluk duygusuna kapılır. Eşiyle birlikte Şili'ye ideolojik bir yolculuk yapar ve geri dönüşte geniş ve bahçeli evlerini bırakıp küçük bir apartman dairesine taşınırlar. Ateşli siyasi aktivistlere dönüşen anne-baba'sının yeni dünyası, Anna için farklı anlamlar taşır: ev değiştirmek, düzensizlik, dadısını kaybetmek ve yabancı kirli sakallı yüzler...
La Faute à Fidel!, Türkiye dahil tüm Avrupa'yı derinden etkileyen 70-71 arası dönemi ve yaşanan radikal değişimleri Anna'nın kişisel öyküsüyle bağdaştırıyor. Kadın hakları adına verilen amansız mücadele, faşist darbeler, emperyalizm karşıtlığı... Bu olayların fon oluşturduğu film, çatışan ideolojiler, sınıf, cinsiyet, din ve aile bağları gibi konuları küçük Anna'nın bakış açısından anlatıyor.
Facebook Yorumları