Film, sahneden sahneye ani geçişlerle bir tık gergin gibi görünse de, oyuncular ve diyaloglar bu açığı kapatıyor.
Alaaddin ve sihirli halısının masalını hangi çocuk bilmez? Ortadoğu dünyasında çocuk edebiyatının temel taşlarından biri sayılan ve çeşitli biçimlerde birçok kez filme alınmış olan bu masalın 20. Yy. başlarında 1001 Gece Masalları olarak yazıldığını ve seyircinin/okurun karşısına ilk kez tiyatroda çıktığını bilmeyenimiz ise yok diyecek kadar azdır.
İşte, Deli Aşk'ta Alaaddin'in en yakın yol arkadaşı küçük Maymun Abu'nun hikayesidir. Ve bunu anlatan mütevazi bir sokak dondurmacısıdır. Sevdiği karşı cinsi etkilemek adına büyülü dokunuşlarıyla, sanırım 'sevgi fedakarlıktır mottosunu bir kaç çıta yukarı taşıyan hoş, düşünmeyen yer yer kendisinin de şaşıracağı başarılı bir performans ortaya koyuyor.
Şapşal, komik ve bir o kadar da aşık... Adlarından son zamanlarda sıkça bahsettiren Emrah/Murat Kaman kardeşler, güçlerini birleştirip arkalarına kendi filmleri haricinde ilk kez yapımcı koltuğuna oturan Cem Yılmaz'ı da alarak karikatürize edilmiş bir Maraş dondurmacısının aşkının peşinde düşe kalka koşuşunu anlatıyor.
Gündelik ve sıradan bir dekorda, Deli Aşk hikayesi günlük hayatın sıkıcı mekanlarında gelişiyor ve gürbüzleşiyor. Hayatında hiç oturduğu dairenin duvarlarına sevdiği kızın resimlerini yapıştırmamış kimse var mıdır? Ekrem, bu güzel ve sevimli durumu bir de manken ile detaylandırarak durumu daha komik ve eğlenceli bir dilde işliyor. Zaten film, adından da anlaşıldığı gibi çılgın, deli ve tuhaf Kelimelerini özellikle ele alıyor.
Facebook Yorumları