90'lı yılların en iyi bilim-kurgu filmlerinden biri olan 12 Maymun, Covid-19 benzeri bir virüsü yayılmadan yok edebilmesi için görevlendirilen azılı mahkum James Cole'un hikayesini ele alıyor.

Modern dönemin en hastalıklı  ve en mantıklı Kıyamet-Senaryolarından biri.

#EvdeKal...

On İki Maymun, büyük ekranda gösterilmesinin ardından çeyrek asır geçmişken ilgileri tekrar üzerine çekiyor. 1995 yılında küresel yıkım ilginç bir fikir gibi görünüyordu; bu günlerde ise sadece bir olasılık. Tabii ki, filmin yaptığı şey ticari bir konsept. Yoksa filmin de bahsettiği gibi insanlık yok mu oluyor? Tüketim çılgınlığı yüzünden kendimizi yok mu ettik?

Film trajik bir hikayeye sahiptir: 1997'de insan ırkının yarısını yok eden ölümcül bir virüs hakkında bilgi toplaması için gelecekten gelen bir zaman yolcusu olan James Cole gönderilir. Amaç, bir tedavi bulmak amacıyla başka kişilere yayılmadan evvel orijinal virüsün bir örneğini almaktır.

Bu arada James  kendisini yedi yıl geride, 1990 yılında bir akıl hastanesinde bulur. Akıl hastalarıyla dolu bir ortamda gelecekten geldiğini söyleyip misyonunu anlattığında ise bu durum gerçek anlamda akıl hastası etiketi yemesine neden olur. Yalnız Dr. Railly, bir zaman yolcusu olabileceğine inanmaya başlar. 

Tabiatın dengesini bozma arzusu, insanlık var olduğu günden beri mevcut. Döngünün en acımasız müdahilleriyiz. Yapmaktan çok yıkmaya adanmış bir motivasyona sahibiz. Lakin elimizde yaptıklarımızı geri alabilecek bir zaman makinesi yok. Gerçi olsaydı bunu iyilik için kullanır mıydık, bu da tartışılabilir  doğrusu. Belki de bu filmi bir kez daha seyrederken tartışabilirsiniz.

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Facebook Yorumları