"İntikam almayı sevmem ama ödeşmek adettendir."
Kayhan'ın yüzüne bakınca affedecek bir yüz göremiyorsunuz. Orijinal bir etkinlikte, Pilav Günü'nde, her şey normal ilerlerken aniden bir hayal kırıklığı yaşanır. Geçmişteki arkadaşlarını düşünerek iki elini sert bir şekilde masaya vurur ve yaşadığı travmanın etkisi ile şimşekler çakarak sert bir fırtına belirir. Ardından da o kan kırmızı gözlerini kısarak ciğerlerinden gelen sert bir ton ile "İntikam!" diye bağırır. Ağaçlarda mutlu bir yaşam süren bütün uçan canlılar bir anda kanatlarını çırparak bulundukları huzurlu ortamdan uzaklaşır.
Bir Şahan Gökbakar meraklısı olarak her ne kadar benzerlik gösteriyor olsa da Recep İvedik gibi çok zekice işlenen klişeleri ile en azından kendi elinde tuttuğu çoğunluğu asla mutsuz etmiyor. Filmin başlangıcındaki yıkıcı duyguların ardından aslında biz gereksiz intikam sahnelerinden vazgeçmek yerine, daha iyi planlanmış ve iyi bir anlam ifade etmekte olan öykünün üzerinde bulunan unsurlardan biri olan Kayhan'ın, hiçbir şekilde "En iyi intikam, affetmektir," diyecek bir duruş sergilemediğine tanık oluyoruz.
Anne ile kısa bir vedalaşmanın ardından "Gemi fare, Ckeki dawn, Steve bro" demesinden bile ne kadar absürt bir karakter olduğunu az çok kestirebiliyoruz. 98 mezunlarının pilav gününde kıyamet öncesi, Kayhan için her şey normaldir çünkü onu görmek için sabırsızlanan arkadaşları vardır. Önüne yılık gelene kadar her şey normal bir şekilde ilerler ve yıllığı görünce gerçeklerle yüzleşen Kayhan, kötü arkadaşları sayesinde onuru kırılmış ve gururu zedelenmiş bir haldedir. Artık intikam için her şey yerli yerindedir ve hatıraları, tarih öncesi yaşadıklarını karşısına çıkarmaktadır. Pilav gününe gelmeyen arkadaşlarına bir kolaylık sağlamak ister ve kendisi onların ayağına gitmeye karar verir. Öfkeyle değil profesyonelce bir 'Anton Chiguh' sakinliğiyle gider. Lisedeki eski, zoraki arkadaşları çaresiz ve ümitsiz bir şekilde ne olacağından habersiz hayatlarına devam etmektedirler. Kayhan tarafından saldırıya uğradıkları anda ise gülmek yerine hüzünlenme zamanı yaşanır seyirciler için.
Komik olduğu kadar hoşnutluk hissi de vermektedir film. Oyuncular arasındaki kimya, alfa erkeği Kayhan'ın önderliğinde iyi işlenmektedir. Film, gençlere mesaj verme kaygısı taşımıyor ve "Eğer birisi sizin dalınız kırdıysa siz de onun kökünü sökün!" fikri de oldukça makul görünmekte.
"Hep affet, nereye kadar?"
Facebook Yorumları