"Kapalı bir zihin, ölmektedir."
8 Duyu hikayesi biraz metodiktir ve genellikle gösterimi, bir sonraki aşamasında meydana çıkar. Hikaye tam bir şablon oluşumuna birkaç bölümden sonra başlar ve tam bir kalıba oturur. Bu yönden bazı bölümleri izlerken biraz sabredip beklemek ve hikayenin gelişmesine zaman vermek gerekiyor. Öykünün başlangıcında 8 yabancı kişi, ani bir şekilde birbirleriyle zihinsel olarak kontak kurarlar ve tam olarak bu kontak sonrası birbirlerini artık hissedebilmektedirler.
8 Duyu, birbirimize ve hatta belki de varoluşa inanmamızı ister çünkü bizim farklılıklarımıza rağmen, hikaye yavaş bir şekilde ilerler ve başlangıçta herhangi birisi ile bir bağlantı hissetmek için pek çok farklı karakter sunulmakta, çok ciddi konulara dokunmaktadır. Feminizm, ırksal farklılıklar, cinsel tercihler ve kapitalizmin kötü yönleri... Tabii ki tüm bu eleştiriler muhtemelen herkese hitap etmeyecek ve muhafazakar izleyicilerin duygularını biraz rahatsız edecektir.
Dizi açıkladığı şeyi yapar: Bizi daha büyük resmi görmeye iter. Hikaye daha sonraki bazı aşamalarda daha da gelişir ve 8 Duyu evreni olarak ortaya çıkar. Bu evrende bilinen ve inanılanların dışına çıkılıyor. Bu kimine göre "tuhaf" tüm varlıklar, farklılıklarına rağmen en tuhaf ve cesaret gerektiren yollarda bağlantı kurmaya başlıyor. Kültür, cinsiyet, cinsel tercih, suçlu-suçsuz ve yahut sosyal anlamda farklı arka plana sahip birçok insan hakkında yapılmış bir drama sunumudur. İlk birkaç bölümde dizi, esas olarak bu gelişmeye odaklanır ve her bir karakteri, tarihleri ve yaşadıkları dünyayı tanıtmaktadır.
8 Duyu, özgün bir hikaye anlatımı ile 8 yabancının hikayesini anlatır. Her biri farklı kültüre sahip kıtalara ait 8 yabancı, trajik bir ölüm sonrasında hayali olarak algıladıkları bir şeyler yaşarlar ve bu yaşadıkları yeni deneyimle birlikte aniden kendilerini zihinsel ve duygusal olarak bağlanmış bulurlar. Bu online bağlantının nasıl ve niçin gerçekleştiğini ve ne anlam taşıdığını anlamaya çalıştıkları bir zamanda, Jonas adından gizemli bir adam bu 8 kişiye yardım etmek için ortaya çıkar. Tam da bu esnada Whispers adında başka bir adam ise onları avlamak için ortaya çıkmıştır.
Her bölüm, birbirleriyle etkileşim halindeki karakterlerin görüşlerini yansıtıyor ve arka planına daha derinden bakarken onları birbirinden ayıran ve onları diğerleriyle bir araya getiren şeyi fark ediyorsunuz.
Facebook Yorumları