"Biliyor musun, bu şov çok daha mükemmel hale getirilebilir. Nasıl? Tamamen yayından kaldırılarak."
90'lı yıllarda TRT'de yayımlanan Susam Sokağı'ndan alışık olduğumuz kuklaları izlemeye başladığımızda "Mapıt'lardan" bir haberdik ve birkaç sene sonra bu birbirinden beceriksiz kuklalarla tanışınca her birini ayrı ayrı sevdik diyebilirim. Bu kukla ve kuklacı gösterisinde eğlenceli, tuhaf ve büyük garipliklerin, sıra dışı olayların her bir parçası belki biraz ön yargılı olabilirim. Çünkü Mapıt'ları, özellikle de filmlerini ve diğer tüm devam serilerini sevmemizi sağlayan asıl şey, başarısız olmaları. Bu seri, tüm aile bireyleri için mükemmel parçalı hikayelere sahiptir ya da bugünün olgun çocukları için küçük, nostalji dolu bir yolculuğa.
Her bir karakterin devleştiği, içi pamuk dolu, şarkı söyleyen kuklalar Kermit, Fozzie, Gonzo ve Bayan Piggy dışında birçok ilginç ve tuhaf figür, şaşkın hal ve ifadeleriyle bir şeyleri bir şekilde gerçekleştirirler. Bir türlü istediği tavuk yemeğini yapamayan ve durmadan tavuğu kovalamak zorunda kalan aşçı gibi. Galiba her birinin en önemli özelliği şanslı olmamaları ve onlara güvenen bir patrona sahip olmalarıdır. Bu şov, bir sürü ekran yıldızını misafir ettiği gibi, gerçek şov ile ilgili her şeyi düşük bütçesi ile 70'lere ait bir tarzda ve melodram şeklinde muhteşem bir incelikle sunar ve bu sunum çok iyi hissettirir.
Müzikal sit-com adına bugünün eğlenceli yapımları ile bir karşılaştırma yapacak olursak Mapıt'lar, özgün tarzı ile bir adım öne çıkıyor. İlk sezonundan itibaren uzun bir serüvene sahip. Dönemin çeşitliliğini ve şovlarının ritmini, şakalarının dışında verilen konuk röportajlarını, arkada durmadan kaliteyi bir üst seviyeye taşımaya çalışan kuklacıları ve set ekibinin sahne arkası koşuşturmalarını buradan bile duyarız. Şarkı söyleyen ve dans eden kuklalar ile çok beklenmedik bir kitle yaratır. Her bölüm, sunulan mizahın zekası bazen değişir ama her zaman bizleri güldürmeyi başaran farklı bir karakter ortaya çıkar ve arkadaşının yükünü alır.
Karakterlerin karikatürize sunumları ve heyecan verici olması seriyi izlenir kılarken sunulan espriler ve etkileri, hala yerini korur. Günümüz çocuklarının hiçbir karakteri tanımıyor olması bile fark etmiyor çünkü birkaç sene önce çıkan "Kermit ve Maceraları" gerekli ilgiyi gördü. Bu, yıllardır işsiz kalmış ve yerlerini 3D grafik dünyasına bırakmış kuklalar için yeni bir alan ve piyasa yaratmıştır. Kuklaların artık bu paspal görüntüden uzaklaşmaları, güzel bir duş ve saç sakal tıraşından sonra bu yeni ilginin keyfini çıkarmaları ve artık faturalar için endişelenmemeleri gerekir. Bir tavsiye de Fozzie'ye... hiç alkış almayan ve gülünmeyen stand-up gösterilerine biraz daha zaman ayırması ve birilerinden destek alması gerekiyor. Belki o zaman yıllardır istediği alkışı duyabilir.
Kuklalar ile ilgili inanılmaz olan diğer bir şey de slapstick (şakşak) tekniğine sahip olmasıdır. Şarlo'dan hatırladığımız, sanatçıların abartılı ve genellikle dikkatsizce veya mantıksızca hareketler yaptığı bir tür fiziksel komediler, çocukların ve yetişkinlerin eğlenebilmesi için farklı seviyelerde tuhaflıklar yaratır. "Rahmetli Kemal Sunal'dan alışık olduğumuz tokat sahneleri gibi." Doğru komedyenin ve karakterin elinde bu sıra dışı teknik, herkesin işine yarar ve seyirciyi kahkahalara boğar.
Ara sıra böyle zamanda yolculuk yapmak ve anılarımızı tazelemek, iyi hissettiriyor.
Facebook Yorumları