"Korkmanda sorun yok, cesur olabilmek için biraz korkman gerekli."

"The Rock" olarak tanıdığımız Dwayne Johnson'ın gişe rekorları kıran aksiyon filmlerindeki ana karakterlerin pek çoğunun ilginç bir yönü vardır: Çoğu süper kahramanın aksine, dünyayı kurtarmakla nadiren ilgilenirler. O, her zaman arkadaşlarını ve ailesini kurtarmaya odaklanmış sade bir vatandaş rolündedir. "Gizemli Adaya Yolculuk" filminde olduğu gibi bir adadan kaçmakla ilgili modern bir üslup sergileyerek bağ kurduğu karakteri, sonrasında izlemiş olduğumuz "San Andreas"da karşımıza çıkan helikopter pilotu rolü veya "Hızlı ve Öfkeli"de görevi gereği yeni müttefiki Vin Diesel'in ailesini kovalamasının ardından ekibin en sadık üyelerinden biri olması ile onun, sevdiklerine karşı nasıl bir bağlılığa sahip olduğuna defalarca şahit olduk.

Bu insani dürtünün nereden geldiğini merak eden birileri Dwayne'e, bu durumun kendi ailesine olan kişisel tutkusundan mı veya kendi yaratmış olduğu ve izleyici ile yıllardır kurmuş olduğu bağa sadık kalmak istemesinden mi yoksa daha çok para kazandıran bir seçim olduğundan mı kaynaklandığını sormalı; cevabını hepimiz merak ediyoruz.

Sebep her ne olursa olsun kasıtlı olarak seçtiği bu yol ile birlikte, temelde "aile" ve "iş" ortamının ayrı ayrı parçalarını bir bütün haline getirerek "ailevi" bir aksiyon ile rutin işine geri dönüyor. The Rock'ın metrelerce yükseklikte kirli ve isli olduğu filmin posterinde bile, nişan parmağında taşımış olduğu yüzüğün parlaklığı gözümüzü alıyor.

Hikayede baş karakter olarak Will Sawyer ile tanışıyoruz. O, kimilerine göre bir kahraman, eski bir FBI ajanı ve rehine kurtarma timinden yıllar önce emekli olmuş, şimdilerde ise bir güvenlik şirketinde güvenlik danışmanı olarak çalışmakta olan daha rahat, sessiz ve her türlü tehlikeden uzak bir işe sahip eski bir gazi. Her ne kadar bir aile filmi olarak karşımıza çıkmış gibi duruyor olsa da film, suç temeline dayanmakta. "Zor Ölüm" filmini hatırlatan kişisel gerilimi, yüksekliği, kendi aksiyon stiline yakınlık gösteren ve aynı adımları takip eden hikayesi ve karakter benzerliği ile seyirciden nasıl bir tepki alacak, bekleyip göreceğiz.

Karşımıza çıkan benzerliğin dışında suç-suçlu ve aksiyon içindeki endişe anlarında yaşanan yüksek nabız, disiplinden kopma anları, kriz ve ruhsal bozulma sonrası oluşan boşlukta, kahramanın kararlılığı ve başarılı olması beklenen olağan bir durum olarak sergileniyor. Suçlular ne kadar cesur ve kararlı olursa olsun er ya da geç kaybedeceği gerçeği, her türlü suç girişiminin kaçınılmaz olduğu gerçeğini bastıramıyor.