Bizi daha ileri seviyeye taşıyacak yeni kemikler nerede? Onları hak ediyor muyuz?

Evren kadar geniş bir film...

Bir Uzay Destanı'nı izleyerek aslında neler öğrenebiliriz? Bir kere bilgisayarımıza güvenmemeyi öğrenebiliriz. Filmdeki astronotları öldüren HAL2000, bugün sahip olduğumuz herhangi bir bilgisayardan daha gelişmiş, insanlarla tartışmaya giren, doğru kararlar verebilen, yapay zekaya sahip  bir makinedir.

İnsanların teknoloji ile imtihanı hakkında bir film. Filmdeki beş ayrı küçük hikayeden birincisinde, silahı ve şiddeti keşfettikleri anda birbirlerini öldürüp yemeye başlayan barış içindeki maymunlar gösterilir. Film, kemiği bir silah olarak tanıtarak bir 'değişim' yarattığını ileri sürer.

Bugün ise maymunların kemiklere olduğu kadar silahlara takıntılı türler olduğumuz açık. Ancak hikayedeki büyük soru şudur: Bir silaha sahip olma duygusu beraberinde şiddeti mi yaratır? Ve maymunların bu bilgiyi edinmesine ne gibi bir güç yardım etti? Yabancı bir şey miydi yoksa ilahi bir şey mi?

Lütfen kapıyı aç, HAL.

Filmin gala gösteriminde tam 241 kişi salonu terk etmiştir. Bu kişiler arasında, filmle ilgili olarak "Birisi bana bunun ne hakkında olduğunu söyleyebilir mi?" diyen oyuncu Rock Hudson da bulunuyor. Filmin senaristlerinden yazar Arthur Clarke'a göre ise tamamen anlaşılırsa bu, filmin başarısız olduğu anlamına gelecektir. Filmin amacı sorulara cevap vermekten ziyade, yeni sorular yaratmaktır.