Hayatla ilgili temel soruları soran zor bir fantezi.
Zamanı tutamamak...
Bazı filmler o kadar eğlencelidir ki onları endişeli gözlerle izlersiniz. Çünkü bu mutluluk fazla uzun sürmez.
Yılda onlarca yapım izlemenin yarattığı bir dezavantaj, seyircilerinin olabilecek tüm sonları az çok kestirebilmesidir. Zekice yazılmış bir komedi son perdesinde ters köşe yapabilir. Labirent oyununa bizleri davet eden bir gerilim filmi, sonlara doğru kontrolden çıkabilir. Karakter ve duygu sunumunda üstün kalitede üstün bir duygu yaratabilecek epizodik drama, hikayesinin vasatlığı yüzünden eleştirilebilir.
Tüm bunlar yapımcı ve seyirciler için sinir bozucu olmalı.
Öncelikle epizodik/fantezi türündeki 'Sen Aydınlatırsın Geceyi' mükemmele yakın ve biraz dağınık bir film olsa da ne yazık ki 2013 yılında piyasaya sürül(e)medi ve neden gösterimde ol(a)madığını kısaca anlatmak istiyorum.
Ülkemizde sinema sektörü, maalesef belirli bir grup tarafından finanse ve organize edilmektedir. Yüzdeyi doğru hatırlamıyorum ama sinema salonlarının %40'ının bu gruba ait olduğu bilgisi var. Ayrıca sinema salonlarının gelirinden büyük kar payı bekledikleri için salonda kimin var olacağı ve gişeden sonra nasıl bir paylaşım yapılacağı ile ilgili ciddi bir role sahiptir.
Sen Aydınlatırsın Geceyi için klasik bir Shakespeare masalı demek gerçekten de yerinde olur. Onur Ünlü, filmin başından sonuna kaostan uzak bir düzensizlik kurarak seyirci için karakterleri ve olayları çözümleme ihtiyacı doğuracak bir kurgu ile hikayesini oluşturmuştur.
Facebook Yorumları