Film etkili bir soruyu gündeme taşır: Birinin hayatını mahveden bir günahın kefareti olur mu?

Seni bekleyeceğim.

1935 İngiltere'de bir yaz günü. 13 yaşındaki Briony Tallis, annesi ve ablası Cecilia ile muhteşem bir köşkte yaşamaktadır. 

Kendi hikayelerini yazabilmek için geniş zamana ihtiyacı olan küçük bir kız.

Küçük Briony, bu zaman aralığında bir erkek ve bir kadının tüm hayatını sonsuza dek altüst edecek bir hikaye keşfeder.

Ablası Cecilia ve hizmetçilerinin oğlu Robbie'nin gizli bir şekilde flörtlerine tanık olur. Çocuk aklı ile gördüklerini yanlış yorumlaması yıllarca sürecek büyük bir trajedinin yaşanmasına neden olacaktır. Bir daha hiç düzelmeyecek kadar trajik bir şekilde kaderleri birbirlerine bağlanan bu üç insan da hak etmedikleri bir kefaretin farklı şekillerde kurbanı olacaktır.

Büyük bir bilgenin de belirttiği gibi "Yalan kılıç darbesi gibidir; yarası iyileşse de, izi kalır."

Dört dalda Oscar adayı olan "Aşk ve Gurur'un" yönetmeni Joe Wright yalan ve yalancının etrafında Dolaşan bir hikaye anlatmayı seçmiş.