Kuvvetli ve oldukça göz kamaştırıcı bir gerilim.

Filmin açılış sahnesinde kafe önündeki güzel ve genç bir kadın, yandaki masada oturan ve cam kaseden dondurmasını yiyen küçük kıza samimi bir şekilde gülümser. Küçük kız da aynı şekilde karşılık verir; buraya kadar her şey normal seyrinde ilerler. Ancak genç kadın kafeden ayrılırken birden durur ve dondurmayı küçük kızın üzerine döker.

Öyleyse o kadar da hoş ve sevimli bir kadın değil ? ve yakın bir zaman içerisinde de hoş biri olmadığını keşfederiz.

Aslında, Villanelle adında bir tetikçidir. 

Kurbanlarını Avrupa'nın belli bölgelerinde bıçak, saç tokası, zehirli parfüm gibi alternatif silahlarla öldüren, işini seven ve bu işte de oldukça profesyonel biridir.

O mükemmel bir suikastçı.

Ayrıca, tetikçilik görevinden ve verilen profile bürünme ve aldatma konusunda kesinlikle gerekenden daha fazla zevk alan bir sadisttir. Muhtemelen keyif aldığı kadar da çılgındır. Silahla vurulmuş yaralı kurbanı yaşadığı dehşetin ardından Villanelle'ye "Bunu bana neden yapıyorsun?" diye sorar, cevap ise "Hiçbir fikrim yok," olur. İşini bitirmeden önce böyle bir cevap verebilecek kadar da duygusuzdur.

Ajanı Öldürün, ajan olma hayalleri kuran bir kadının beklenmedik bir maceraya atılmasını anlatıyor. Güvenlik hizmetinde çalışan Eve, ajan olma hayali kuran bir kadındır. Tetikçi Villanelle ise şiddete dayanan işinin kendisine sunduğu lüks hayatı seven yetenekli bir katildir. Birbirleriyle bağlantılı hale gelen bu ikili arasında zorlu bir kedi fare oyunu başlar.

Ajanı Öldürün'de kullanılan anlatı, alışık olduğumuz modern dünyanın çelişkilerini başarılı bir şekilde yansıtır. Algılarımızı yöneten arka plan içinden gerçekleri nasıl yorumladığımızla da oldukça ilgilidir. Uluslararası ilişkiler, televizyonda ya da diğer medya unsurlarında resimlerini gördüğümüz gülümseyen liderlerin el sıkışmasıyla değil, geri planda devam eden sıkı istihbarat savaşları ile ilgilenmektedir.

Ülkeler arasında uzun bir süredir devam eden gizli operasyonların, propagandaların ve psikolojik savaşın yöntemlerini, karakterleri erkek olan "Kingsman", "Jason Bourne" ve "Skyfall" gibi zorlayıcı ve gizli yürütülen diplomasi tekniklerini en iyi şekilde temsil eden popüler anlatımlar sayesinde öğrendik. Ajanı Öldürün ise tamamen kadın karakterleri odak noktasına alan, MI6 servisinin dışarıda hareket eden ajanlarının olduğu başarılı bir örnek.