Film hoşunuza gittiği için kendinizden hoşlanmayacaksınız.
Ne pahasına olursa olsun "adalet".
Yapımların isminde "adalet" ve "intikam" benzeri etiketlerin olması, kalitesizliğin belirtisi gibi bir his yaratmaya başladı. "Philadelphia" sonrası başlayan bu furyada kendine yer kapmaya çalışan yapımlar, "adalet" sloganlarıyla ortalıkta dolaşır hale geldi. Ancak "Adalet Peşinde" onlardan birisi değil. "12 Öfkeli Adam" ve "Bülbülü Öldürmek" kadar entelektüel olmasa da kendi çapında sıra dışı bir film.
Adalet Peşinde, tam da doğru bir dönemde büyük ekranlara giren bir film. Yasaya ve kurumlara inancını kaybetmeye başlayan bir toplumda, adaletsizliğe karşı verilen dillere destan bir intikam hikayesi. Henüz kıyametin yaklaştığına dair alametler yok ancak Shelby'nin, eşinin ve çocuğunun katledildiğine tanık olması adeta kıyametin belirtisidir. Bu felaket sonrası yaşamının tek amacı intikam haline gelir.
Bir katil ancak bu kadar masum olabilir.
Arkalarında bıraktıkları yıkım pek umurlarında olmayan iki katilin farkında olmadıkları tek gerçek ise yeni bir katil adayı yaratmalarıdır. Uzun yıllara yayılmış Hollywood senaryo ve karakter uyumu sonrası bu klişe pek rahatsız edici durmuyor.
Başrollerini Gerard Butler ve Jammie Fox'un paylaştığı "Adalet Peşinde" gerilim - aksiyon türünde başarılı bir yapım. Filmin konusundan kısaca bahsedecek olursak, Clyde Sheldon eşi ve çocuğu ile mutlu bir hayat süren sıradan bir adamdır. Bir gün iki saldırgan haydut Shelton'ın evine girer ve onun gözleri önünde eşi ve çocuğunu öldürür. Avukat Nick Rice saldırganlarla bir anlaşma yapmıştır: Mahkeme saldırganlardan birini ölüm cezasına çarptırırken diğerine çok az bir ceza verir.
Ve sonuç olarak... Adalet Peşinde, hiçbir kategoride kaliteli bir film değil. Ama, benzer B+ konsept filmlerin en iyisi. Ne olursa olsun izlerken sıkılmayacağınız ve etkisinden kolay kolay kurtulamayacağınız nadide bir tasarım.
Facebook Yorumları