"Tüm izleyenleri, bu iki kusurlu insan arasındaki bağlantıya yoğunlaştırıyor."
"İda" filmiyle Yabancı Dilde En İyi Film Oscar'ını kazanmasının ardından beş yıl geçti. Yönetmen Pawel Pawlikowski, Soğuk Savaş filmi ile İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Avrupa'nın huzursuz ve bunalım dolu topraklarına geri döndü. Bu yılki Cannes Film Festivali'nde Dünya prömiyerini gerçekleştiren Soğuk Savaş, İda ile bazı güçlü yönleri paylaşıyor ama bu film, İda'nın aksine ruhun değil bedenin bir anlatımını sunuyor.
Yönetmenin bir önceki filmi, rahibe olma yolunda ilerleyen genç bir kadının, İkinci Dünya Savaşı'nın ardından bilmediği geçmişinin etrafta belirmesiyle değişime uğradığı kırsal bir alanda geçer. İda anlatım olarak sade bir filmdir; savaş sonrası beliren suçluluk ve trajedinin derinliklerine dalmamızı sağlayan bir film.
"İda'da inançları için savaşan karakterler gördük."
Soğuk Savaş'ta karakterler, savaşın oluşturduğu manzarayla bir bütün halinde hareket etmektedir. Parçalara ayrılmış bir Avrupa'da birbirlerinden ayrılmış insanlar... Zula ve Viktor adındaki iki kişi, hikayenin tüm anlatımını üzerlerine alıyor. Birisi genç bir müzik öğrencisi, bir diğeri başarılı bir müzik öğretmenidir. Her ikisinin de farklı şehirlere ayrılmak zorunda kalması sonucu, aralarında oluşan bağı bir arada tutmak için verdikleri savaşa tanık oluyoruz. Bilindik bir Savaş ve Aşk hikayesine, bilinmedik birkaç estetik dokunuş.
Hikayenin geneli, bu farklı karakterlere sahip kadın ve erkek arasındaki tutkulu ama imkansız aşkın öyküsünü anlatıyor. Zula ve Viktor, birbirinden tamamen farklı karakterlere sahip olan iki aşıktır. Her ne kadar anlaşamayacak tipler olsalar da kader, yollarını ayrılmayacak şekilde birbirine bağlar. Soğuk Savaş sırasında Polonya'dan Berlin'e, Yugoslavya'dan Paris'in gece kulüplerine uzanan film, siyasi görüş, karakter ve kaderin cilvesiyle savrulan iki tutkulu aşığı ele alıyor.
Film, formun ve içeriğin mükemmel bir birleşimi olabilir. Hikaye ve karakterler bazı yönlerden tanıdık geliyor olsalar da yönetmenin üzerine koyduğu yenilikçi dokunuşlar, belirleyici ve özeldir.
Facebook Yorumları