Kutsal bir adam olarak poz veren, doğru / yanlış arasındaki çizgiyi bulanıklaştıran bir şifacı.

'İyi' de 'Kötü' de insanın içinde, ikisi de insan için.

Keçi sakallı tuhaf bir serseri kasabanın dışındaki otlaklar arasında beliriyor. Ağır adımlarla karların üzerine basa basa dolaşıyor, sık sık dizlerinin üzerine çöküyor ve avazı çıktığı kadar bağırıyor. Özellikle rockçı/gotik saçları, keşleri anımsatan yüz ifadesi ve mütevazi duruşuyla adını bilmediği genç bir kadına ilk görüşte aşık oluyor.

Hissettiğiniz ortam kasıtlı planlanmış ve bizim tuhaf yabancı, zamanla izleyiciye başka bir dünyadan olduğunu düşündürecek yeteneklere sahip olduğunu gösterir. Bunlardan bazıları hastaları iyileştirmek ve ölü çocukları diriltmektir. Bu gizemli yabancı hırsız mı? Derviş mi? Yoksa şeytan mı?

Pisliği kar öldürür, su götürür.

Reha Erdem'in yönettiği Kosmos, hikayeyi kasvetli bir havaya sokarak anlatıyor. Bu atmosferin oluşturulmasında filmin çekildiği mekanında çok büyük etkisi var. Filmde oluşturulan kasvet, Erdem'in diğer filmlerinden de bildiğimiz dünyaya bakış açısını anlatmasında büyük yardımı oluyor.