"Yeni yönetim, insanların korkuları üzerinden prim yapıyor."

Orijinal "Arınma" filminden bu yana uzun bir süre geçmemişken kendi modern korku kalıbının, tekrarı inkar edilemez popüler ilgi alanını daha çok geliştirmeye çalışmış gibi görünüyor. Cinayet de dahil olmak üzere tüm suçlar, devlet yetkililerinin belirlemiş olduğu bir gün boyunca yasal olduğunda nasıl bir ortam oluşurdu? Bunu en iyi şekilde ele almış ve sunmuş olan "İlk Arınma" emekleme dönemlerini oldukça geride bırakmış. B-film konsepti gerçek ve kurgu arasındaki çekicilik fazla hissettirilmeden başarılı ve kaliteli bir şekilde sunulmuş.

Suçun tüm dünya ve ülke genelinde yasal olduğu diğer arınma filmlerinin aksine "İlk Arınma", anarşiyi "State" adasına yerleştiriyor. Amerika'nın yeni kanun koyucularının bağlı olduğu sağ parti, bu yargılamalarının başarılı olmasını umarak hükümet yardım programında sayısal olarak yeni bir azaltmaya yer açmak ister. Bu denemenin asıl mimarı Dr. Updale, insanlığın yaygın olan duygularından uzak pozitif psikolojik sonuçları olabileceğini düşünen ve buna aşırı inanan bir akademisyendir. Hem parti hem de doktor bu konuda aşırı iyimserdir ve arınma ile suçun zihinden tasfiye edilme fikri konusunda aşırı ısrarcı ve kararlıdırlar.

"Hiç kimse çaresiz kaldığında neler yapabileceğinin farkında değildir."

Yapım ve yazar ekibi önceki "Arınma" filmlerinde bizi vicdani bir duygu ile baş başa bırakır. Uyuşturucu satıcısı ve onun eski aşkı ile tanıştıktan sonra resmi olarak kabul edilmiş arınma başlar. "State" adası artık eskisi gibi güvenli değildir; geniş bir açı ile mobese kameralarından etrafı seyrederiz. Buradaki hareket bireysel değil; tam aksine bir topluluğun birbirine zarar vermesi için nasıl bir kaos ortamı yaratıldığına şahit oluyoruz.

Aldığımız referans bilgiler eşliğinde, bunun korku ve aksiyonun karıştığı bir "arınma" filmi olduğu gerçeği var.  "İlk Arınma"nın son yarım saati, kontrolünü kaybetmeden belirsizlik duygusu yaratan baş kişi "William" tarafından güvenli bir şekilde yürütülen büyük çaplı bir savaşa dönüşmüştür. Artık sokaklarda amatörler yerine daha profesyonel kelle avcıları ile karşı karşıyayız.

Günümüz sorunlu dünyasında ortaya çıkan kaygıların ve hayal kırıklıklarının birçoğuna gerçekten değinen İlk Arınma, kendi yaratmış olduğu distopyadan "herkesin aklında birinin canını yakma duygusu en derinlerde yatıyor" gerçeğine dikkat çekmek istiyor ve hikayesi, bizlere soru soruyor.

 "Bu öfkenin ardında kim var?"