Gotham şehrinin huzurlu ve güvenli bir yer olarak kalmasını sağlarken ortağı Robin ve bir uşaktan daha fazlası olan Alfred'in yardımına da ihtiyaç duyan Batman'i izliyoruz.

"Ne olduğun önemli değil, yaptığın işler seni diğerlerinden ayırır."

"Batman ve Robin'in Maceraları" olarak adlandırılan klasik çizgi roman serisinden birkaç yıl sonra "Batman'in Maceraları" adı altında modern bir tanımlama sonrası Batman'in, muhtemelen tek karakter olarak seyircinin karşısına çıkarılması planlanmıştır. Bazılarına göre Batman'in kim olduğu, çizgi romandaki son derece karmaşık ve çoğu zaman içi doldurulan hikaye çizgilerinden sıyrılmış olarak karşımıza çıkıyor. Hem çocuk hem de yetişkin izleyici için şaşırtıcı şekilde olgunlaşmış sert hikaye anlatımı, muhteşem animasyonu ve Kara Şövalye'nin gerçek mirası genel olarak yansıtılmıştır.

Batman, DC Comics evreninin doğum yeridir. Bu gösteri, "Çelik Adam" ve "Adalet Birliği" sonrası batının eski Tv programlarında yer alan ve daha akıcı bir versiyon olan Tim Burton'un Batman filminden çokça etkilenmiş. Bu filmin -ilk film de dahil olmak üzere- 1989 yapımı ile çokça ortak kabuğa sahip oluşuna tanıklık ettik ancak film bir çizgi film değil, daha ziyade Batman'in sentezlenmiş bir hamlesiydi. Tarihinin her yerinden karakterleri görebiliyor ve bilinen hikaye sıralamasının dışına çıkarak kendi kişisel tarihini ve yorumunu yansıtıyordu.

Hikayeler öncelikle kutsaldır. Burada her ilerleyiş seçilmiş ve düzgündür; kendi belirlemiş olduğu kuralların dışına çıkmamaktır. Ancak bu izlediğimiz animasyon, bilinen DC formatının dışına çıkarak çok iyi işleniyor. Her nasılsa her hafta farklı bir kötüye yer vererek kötülük sorunlarını bile çok özel gösteriyor. Artık karşılaştığımız kötülük kişisel olmaktan çıkıyor.

"Batman Animasyon Serisi; kendi masal tarzını modern bir şekilde yansıtıyor."

Karşımıza çıkan 90'lara ait sanattan bahsetmeden olmaz. O döneme ait muhteşem sanat esintili bir dünyaya oldukça sık tanık oluyoruz. Bu dönüşüm hemen dikkat çekiyor ve animasyon için dikkate değer ölçüde tutarlı şov, karanlık oluyor. Özellikle seçilmiş ve klasiğin dışına çıkılmış bir renk. Bilinen resim tekniğinin dışına çıkmasına da tanık olduğumuz, beyaz üzerine siyah yerine siyah üzerine beyaz çizilen bir dünya.

Orijinal tasvirinin dışında daha sert bir karakter izliyoruz. Yasaları ihlal eden insanlara karşı toleransı olmayan, acımasızı başarmak için aklına koyduğu şeyi tamamlayana kadar durmayacak kararlılığa sahip korkutucu bir izlenim sunuyor.

Animasyon titiz eller eşliğinde işlenmiş, karakterler üzerindeki etkisinden dolayı. Çocuklara göre renkli olan karakterlerin restorasyon sonrası daha karanlık bir tona bürünmesi ve iç dünyayı yaratması benim çocukluğum için bir devrimdi diyebilirim. Alıştığımız hikayenin dışındaki anlatımı ve kişisel sanatı ile çocukluğumun animasyonu olan Batman, sahip olduğum en büyük seri dizilerinden biri olmaya devam ediyor. Bugün bile, gösterinin başlangıcından itibaren çeyrek asır gibi bir süre geçmesine rağmen, karşımıza çıkan türlü türlü animasyon Batman maceralarına rağmen gösteri, inanılmaz derecede ilgi çekicidir.

Bu kesinlikle internetin başına geçip yıllar boyunca izleyip devam edebileceğim bir hikaye. Belki de hikayelerin ve muhteşem sanatın derinliklerini takdir edecek yetişkinler ve çocuklarla paylaşmaktan hiç pişmanlık duymayacağım bir kült.

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Facebook Yorumları